NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

KİTABU’L-CİHAD

<< 1328 >>

من قاتل ليقال فلان جريء

18- "Falan Kişi Cesurdur" Denmesi için Savaşanlar

 

أنبأ محمد بن عبد الأعلى قال حدثنا خالد قال حدثنا بن جريج قال حدثني يونس بن يوسف عن سليمان بن يسار قال تفرق الناس على أبي هريرة فقال له قائل من أهل الشام أيها الشيخ حدثني حديثا سمعته من رسول الله صلى الله عليه وسلم فقال نعم سمعت رسول الله صلى الله عليه وسلم يقول أول الناس قضاء يوم القيامة ثلاثة رجل استشهد فأتي به فعرفه نعمه فعرفها قال فما عملت فيها قال قاتلت فيك حتى استشهدت قال كذبت ولكنك قاتلت لأن يقال فلان جريء فقد قيل ثم أمر به فيسحب على وجهه حتى ألقي في النار ورجل تعلم العلم وعلمه وقرأ القرآن فأتي به فعرفه نعمه فعرفها قال فما عملت فيها قال تعلمت العلم وعلمته وقرأت فيك القرآن قال كذبت ولكن تعلمت العلم ليقال عالم وقرأت القرآن ليقال قارىء فقد قيل ثم أمر به فيسحب على وجهه حتى ألقي في النار ورجل وسع الله عليه وأعطاه أصناف المال كله فأتي به فعرفه نعمه فعرفها فقال ما عملت فيها قال ما تركت من سبيل يعني تحب أن ينفق فيها إلا أنفقت فيها لك قال كذبت ولكنك فعلت ليقال إنه جواد فقد قيل ثم أمر به فيسحب على وجهه حتى ألقي في النار

 

[-: 4330 :-] Süleyman b. Yesar anlatıyor: Halk, Ebu Hureyre'nin yanından ayrılıp gidince, Şam halkından biri olan Natil: "Ey ihtiyar! Bana, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'den duyduğun bir hadis anlat" dedi. Ebu Hureyre Natil'e şöyle karşılık verdi: Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'in :

 

"Kıyamet günü ilk önce şu üç sınıf insan hesaba çekilir: Şehid olan bir kişi getirilince, Yüce Allah ona vermiş olduğu nimetleri bildirir ve o da bu nimetleri bilir. Yüce Allah: «Bu nimetlere karşılık Dünyada ne yaptın?» diye sorunca, kul:

 

«Senin yolunda şehid oluncaya kadar savaştım» diye cevap verir. Yüce Allah: «Yalan söyledin. Sen, Falan kişi cesur biridir desinler diye savaştın. Neticede senin hakkında istediğin şey söylendi» buyurup, sonra Yüce Allah emreder ve bu kişi yüzü üstü sürüklenerek Cehenneme atılır. İkinci kişi ilim öğrenip bunu başkasına öğreten ve Kur'an okuyan kişidir. Bu kişi de getirilince, Yüce Allah ona vermiş olduğu nimetleri bildirir ve o da bu nimetleri bilir. Yüce Allah: «Bu nimetlere karşılık Dünyada ne yaptın?» diye sorunca, bu kişi:

 

«İlim öğrenip, bunu başkalarına öğrettim ve Senin rıanı kazanmak için Kur'an okudum» der. Yüce Allah: «Yalan söyledin. Sana bu kişi bilgilidir desinler diye ilim öğrendin. Kur'an okuyor desinler diye de Kur'an okudun. Neticede senin hakkında istediğin şey söylendi» buyurup, sonra Yüce Allah emreder ve bu kişi yüzü üstü sürüklenerek Cehenneme atılır. Diğer kişi ise, Allah'ın kendisine zenginlik verdiği ve her türlü servet'ten ihsan buyurduğu şahıstır ki, huzura getirilir. Allah Teala ona ihsan buyurduğu nimetleri sayar. O da itiraf eder. Allah Teala: «Bu nimetlere karşılık ne yaptın?» buyurunca, o:

 

«Senin sevdiğin her yolda malımdan harcadım» der. Yüce Allah «Hayır yalan söyledin. Bunlan sana cömert denilsin diye yaptın. Neticede senin hakkında istediğin şey söylendi» buyurup, sonra Yüce Allah emreder ve bu kişi yüzü üstü sürüklenerek Cehenneme atılır" dediğini duydum.

 

Hadis, 8029, 11595'te tekrar gelecek. - Mücteba: 6/23; Tuhfe: 13482

 

Diğer tahric: Buhari, Halk efalu'l-ibad (s. 42), Müslim (1905), Tirmizi (2382), Ahmed, Müsned (8277), İbn Hibban (408).